Enerji Krizi 2022 Yılında da Dünyayı Etkilemeye Devam Edecek

DÜNYADAN 10.01.2022 - 13:49, Güncelleme: 10.01.2022 - 13:58 4170+ kez okundu.
 

Enerji Krizi 2022 Yılında da Dünyayı Etkilemeye Devam Edecek

2021 yılında Kovid-19 salgını enerji talebi konusunda ciddi dalgalanmalara neden oldu. ABD Enerji Enformasyon İdaresi, enerji krizinin 2022 yılında da dünyayı etkileyeceğini düşünüyor.

Dünya ekonomisi, Kovid-19 salgınının yaralarını sarmaya çalışırken, küresel enerji krizi 2022'de de ekonomik toparlanmayı derinden etkilemeye devam edecek. Enerji talebinde tarihi düşüşe neden olan Kovid-19 salgını, kapanmaların ardından tekrar açılan ekonomilerin hızla artan petrol, doğal gaz ve kömür talepleri karşısında fosil yakıt piyasalarında şiddetli dalgalanmalara yol açtı. Enerji talebinin düşmesiyle yatırımlar durma noktasına geldi, çok sayıda işçi işini kaybetti ve tedarik zincirlerinde dalgalanmalar başladı. Salgın döneminde düşen enerji üretimi henüz ivme kazanmadan talebin hızla artması, enerji fiyatlarını Avrupa ve ABD gibi bölgelerde rekor seviyelere çıkararak piyasalarda aksaklıklara neden oluyor. Söz konusu enerji krizi, salgın döneminde istihdam kaybıyla mücadele eden ülkelerin yüksek fiyatlar nedeniyle daha da zarar görmesine yol açıyor. Dünyanın en yaygın fosil kaynaklarından petrolde fiyatlar, 2020'de son zamanların en dalgalı seyrini göstererek küresel piyasaları olumsuz etkiledi. Salgın nedeniyle uygulanan kısıtlamalar sonrası 20 Nisan 2020'de WTI tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 300'ün üzerinde değer kaybederek eksi 37,63 seviyesine kadar indi. 2020 sonu itibarıyla Brent tipi ham petrolün fiyatı ise varil başına 2015'ten bu yana en düşük seviye olan 42 dolara geriledi. Normalleşme sürecinde petrol talebinin hızla artmasına rağmen Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve Rusya önderliğindeki OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubu üretimlerini aynı hızda artırmak konusunda temkinli davranmayı tercih etti. Brent türü ham petrolün varil fiyatı 2021'de ortalama yüzde 53, WTI türü ham petrolün varil fiyatı ise yüzde 57 ile 2009'dan bu yana en yüksek artışını gerçekleştirdi. Fiyatların varil başına 85 dolar seviyesini aşmasının ardından ABD, Çin, Hindistan, Güney Kore ve Birleşik Krallık, stratejik petrol rezervlerinden bir kısmını piyasaya sürmeye karar verdiklerini duyurdu. Ancak söz konusu kararın etkisi sınırlı kaldı ve Brent petrol 2021'i 77 dolar bandında kapattı. Petrol Fiyatlarında Artış Yaşanacak ABD Enerji Enformasyon İdaresi tarafından Aralık 2021'de yayımlanan raporda, geçen yıl boyunca petrol talebinin, arzı günlük 1,7 milyon varil aştığı ifade edildi. Bu durumun 2022'nin ilk yarısında da devam edeceğine işaret edilen raporda, arz-talep dengesinin ancak yılın ikinci yarısında sağlanabileceği ve bunun petrol fiyatlarında yukarı yönlü baskı yaratacağı kaydedildi. JP Morgan'ın Aralık 2021'de yayımladığı raporda ise petrol fiyatlarının OPEC+'in üretim kısıntıları nedeniyle bu yıl varil başına 125 dolar seviyesine kadar çıkabileceği tahminine yer verildi. Petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle, ABD'de benzin fiyatları geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 61 artışla 2014'ten bu yana en yüksek seviye olan galon başına 3 dolara ulaştı. Aynı dönemde, dünyanın en büyük petrol üreticilerinden Rusya'da benzinin fiyatı yüzde 8,7, İngiltere'de yüzde 23, Japonya’da yüzde 20, İtalya'da da yüzde 15 artış gösterdi.
2021 yılında Kovid-19 salgını enerji talebi konusunda ciddi dalgalanmalara neden oldu. ABD Enerji Enformasyon İdaresi, enerji krizinin 2022 yılında da dünyayı etkileyeceğini düşünüyor.

Dünya ekonomisi, Kovid-19 salgınının yaralarını sarmaya çalışırken, küresel enerji krizi 2022'de de ekonomik toparlanmayı derinden etkilemeye devam edecek. Enerji talebinde tarihi düşüşe neden olan Kovid-19 salgını, kapanmaların ardından tekrar açılan ekonomilerin hızla artan petrol, doğal gaz ve kömür talepleri karşısında fosil yakıt piyasalarında şiddetli dalgalanmalara yol açtı.

Enerji talebinin düşmesiyle yatırımlar durma noktasına geldi, çok sayıda işçi işini kaybetti ve tedarik zincirlerinde dalgalanmalar başladı. Salgın döneminde düşen enerji üretimi henüz ivme kazanmadan talebin hızla artması, enerji fiyatlarını Avrupa ve ABD gibi bölgelerde rekor seviyelere çıkararak piyasalarda aksaklıklara neden oluyor. Söz konusu enerji krizi, salgın döneminde istihdam kaybıyla mücadele eden ülkelerin yüksek fiyatlar nedeniyle daha da zarar görmesine yol açıyor. Dünyanın en yaygın fosil kaynaklarından petrolde fiyatlar, 2020'de son zamanların en dalgalı seyrini göstererek küresel piyasaları olumsuz etkiledi. Salgın nedeniyle uygulanan kısıtlamalar sonrası 20 Nisan 2020'de WTI tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 300'ün üzerinde değer kaybederek eksi 37,63 seviyesine kadar indi. 2020 sonu itibarıyla Brent tipi ham petrolün fiyatı ise varil başına 2015'ten bu yana en düşük seviye olan 42 dolara geriledi. Normalleşme sürecinde petrol talebinin hızla artmasına rağmen Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve Rusya önderliğindeki OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubu üretimlerini aynı hızda artırmak konusunda temkinli davranmayı tercih etti.

Brent türü ham petrolün varil fiyatı 2021'de ortalama yüzde 53, WTI türü ham petrolün varil fiyatı ise yüzde 57 ile 2009'dan bu yana en yüksek artışını gerçekleştirdi. Fiyatların varil başına 85 dolar seviyesini aşmasının ardından ABD, Çin, Hindistan, Güney Kore ve Birleşik Krallık, stratejik petrol rezervlerinden bir kısmını piyasaya sürmeye karar verdiklerini duyurdu. Ancak söz konusu kararın etkisi sınırlı kaldı ve Brent petrol 2021'i 77 dolar bandında kapattı.

Petrol Fiyatlarında Artış Yaşanacak

ABD Enerji Enformasyon İdaresi tarafından Aralık 2021'de yayımlanan raporda, geçen yıl boyunca petrol talebinin, arzı günlük 1,7 milyon varil aştığı ifade edildi. Bu durumun 2022'nin ilk yarısında da devam edeceğine işaret edilen raporda, arz-talep dengesinin ancak yılın ikinci yarısında sağlanabileceği ve bunun petrol fiyatlarında yukarı yönlü baskı yaratacağı kaydedildi.

JP Morgan'ın Aralık 2021'de yayımladığı raporda ise petrol fiyatlarının OPEC+'in üretim kısıntıları nedeniyle bu yıl varil başına 125 dolar seviyesine kadar çıkabileceği tahminine yer verildi. Petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle, ABD'de benzin fiyatları geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 61 artışla 2014'ten bu yana en yüksek seviye olan galon başına 3 dolara ulaştı. Aynı dönemde, dünyanın en büyük petrol üreticilerinden Rusya'da benzinin fiyatı yüzde 8,7, İngiltere'de yüzde 23, Japonya’da yüzde 20, İtalya'da da yüzde 15 artış gösterdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazeteenerji.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.