“Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” Raporu Yayımlandı

GÜNCEL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 03.10.2019 - 12:27, Güncelleme: 03.10.2019 - 13:01 2513+ kez okundu.
 

“Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” Raporu Yayımlandı

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, “Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” raporu İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

Türkiye’de enerji dönüşümü konusunda çalışan ilk ve tek düşünce  kuruluşu SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, Türkiye’de şimdiye kadar  hazırlanmış en kapsamlı ve kapsayıcı enerji finansmanı raporunu  yayınladı. SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, “Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” raporu İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında açıklandı.   Enerji ve finans dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı  toplantının açılış konuşmasını SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Değer Saygın yaptı. Raporun hedefinin, Türkiye’de yenilenebilir enerji  ve enerji verimliliği yatırımlarına yönelik finansman ihtiyacının  değerlendirilmesiyle birlikte finansal kuruluşlar, yatırımcılar ve  kamuya yönelik öneriler geliştirmek olduğunu vurgulayan Saygın,  ‘Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunu hazırlarken finans  kuruluşları, enerji şirketleri, teknoloji tedarikçileri, danışmanlık  kuruluşları, sanayi kuruluşları, sektörel kuruluşlar ve kamu  kuruluşları başta olmak üzere 100’ün üzerinde paydaşla temas  ettiklerini belirtti.   Raporun 10 aylık bir çalışmanın ürünü olduğunu söyleyen Saygın,  “Geçmiş döneme bakıldığında Türkiye’de enerji dönüşümünde yıllık  ortalama 3 milyar 400 milyon dolar yatırım ve yaklaşık 2 milyar dolar  finansmanla önemli yol kat edildiğini görüyoruz. Önümüzdeki dönemde  dönüşen ve değişen ihtiyaçlara yönelik yeni adımlar atılmasıyla bu  sürecin ilerleyeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.   Ardından söz alan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Kıdemli Enerji Analisti Yael Taranto ise rapora ilişkin olarak “Türkiye’nin yatırım  potansiyeli, yerel bankaların deneyimi ve enerji sektörünün  gelişkinliği, dünyada ise iklim taahhütlerindeki artışla birlikte  konjonktürel belirsizlikler aşıldığında enerji dönüşümü ihtiyaçları  için finansal kaynaklara ulaşılabileceği ortaya konuluyor” dedi.   Rapora göre, Türkiye’nin toplam enerji talebi 2002 - 2018  döneminde yüzde 90’ın üzerinde arttı. Talebi karşılamak üzere enerji  yatırımları artarken, beraberinde enerji ithalatı da yükseldi. Bununla  birlikte Haziran 2019 itibarıyla toplam kurulu elektrik üretim  kapasitesi 90,4 GW’a ulaştı. Yenilenebilir kaynaklar ise toplam kurulu  kapasitenin yaklaşık yarısını oluşturdu. Enerji verimliliğinin önemli  bir göstergesi olan birincil enerji yoğunluğu endeksinde ise diğer  ülkelere kıyasla daha yavaş gelişme gösterilirken, yıllık bazda  ortalama yüzde 1,65 oranında iyileşme sağlandı.   Çalışmaya göre, 2004-2018 döneminde enerji yatırımları  finansmanında en önemli kaynak yurtiçi ve yurtdışı finansal kuruluşlar  oldu. 2018 sonunda yurtiçi bankalardan enerji sektörüne sağlanan  finansman, gayri nakdi krediler dahil, 45 milyar 400 milyon dolara ulaştı. Yurtdışı finansal kuruluşlardan da doğrudan özel sektör enerji  yatırımlarına 12 milyar dolar düzeyinde kredi sağlandı.   Araştırmada, 2007-2018 döneminde enerji sektörünün toplam sabit  sermaye yatırımları içindeki payının yüzde 2,3 olduğu, bankacılık  kredileri içindeki payının ise yüzde 7’ye yaklaştığı belirtildi. Orta-uzun vadeli borçlar dikkate alındığında ise pay yüzde 10  civarında. Enerji sektörünün diğer sektörlere kıyasla borçlanma  olanaklarından daha fazla yararlanabilmesi ve orta-uzun vadeli kaynak  temin edebilmesi dikkat çekiyor. Enerji dönüşümü yatırımlarında  sağlanabilen yüzde 60-65 seviyesindeki borç oranının diğer enerji  yatırımlarına kıyasla daha yüksek seviyede olduğu görülüyor.   Raporda, 2030 yılına kadar Türkiye enerji sektörünün dönüşümünün  devamı için yıllık ortalama 5 milyar 300 milyon - 7 milyar dolarlık bir yatırım  ihtiyacı olduğu tahmin ediliyor. Bu yatırımın karşılanması için ise  yıllık ortalama 3 milyar 600 milyon – 4 milyar 500 milyon dolarlık finansman gerekeceği  hesaplandı. Söz konusu rakamlar geçmiş dönem ortalamalarının 1,5 - 2  kat üstünde. Önemli ölçüde artacak olan finansman gereksiniminin yüzde 70’inin geleneksel banka kredileriyle, yüzde 30’luk bölüm için ise  tahviller, girişim/risk sermayesi vb. alternatif yatırım araçlarıyla  karşılanabileceği hesaplanıyor.   Yatırımlar 2030’a kadar yenilenebilir enerjinin elektrik üretimi  içindeki payının yüzde 50’ye yükselmesini, ayrıca enerji  verimliliğinde ‘Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı 2017-2023’  hedeflerine ulaşılarak 2030’a dek bu seviyenin muhafaza edilmesini  sağlayacak.   Enerji sektörü için yol haritası niteliği taşıyan rapor, kamu,  finans kuruluşları, yatırımcılar için başarılı finansman modellerinin  nasıl oluşturulacağı ortaya koyuyor.   Türkiye’nin enerji sektörünün dönüşümü için ihtiyaç duyulacak  yatırım ve finansmanın karşılanması için gereken eylem ve önlemler,  çalışma kapsamında yapılan paydaş görüşmeleri doğrultusunda birer  eylem alanı halinde ifade edildi. Raporda enerji dönüşümünün  finansmanını desteklemek üzere beş eylem alanı önerildi.   -Enerji dönüşümü perspektifinin ve piyasa mekanizmasının  güçlendirilmesi -Finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi -Enerji verimliliği finansmanının artırılması -Yenilenebilir enerji finansman modellerinin geliştirilmesi -Dağıtık yenilenebilir enerji sistemlerinin finansman modellerinin  geliştirilmesi   Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunun açıklandığı  etkinlikte ayrıca ‘Enerji Dönüşümünün Finansmanını Destekleyici Eylem Alanları’ paneli düzenlendi.   SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman’ın yönettiği oturumda enerji  dönüşümüne yönelik finansmanın sağlanması için neler yapılması  gerektiği ele alındı. Panelin konuşmacıları arasında Cahit Büyükbaş (Enerjisa Elektrik Üretim), Gülay Dinçel (Ekonomist / Kıdemli Danışman), Jülide Oğuz (KfW Ankara Bürosu), Onur Ünlü (ESCON Enerji)  ve Yiğit Emre Bilmiş (Garanti Bankası) yer aldı.   Hakman  “Enerjide karbonsuzlaşma, teknolojik ilerlemeler, ölçeklerin  küçülmesi, tasarrufun gelir kadar önem kazanması finansman için de  belirleyici oluyor. Tüm bu değişimlerin sektör paydaşlarıyla  koordinasyon halinde finansman yapılarına yansıtılması sürecin devamı  için önem taşıyor.”diye konuştu.    
SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, “Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” raporu İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

Türkiye’de enerji dönüşümü konusunda çalışan ilk ve tek düşünce  kuruluşu SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, Türkiye’de şimdiye kadar  hazırlanmış en kapsamlı ve kapsayıcı enerji finansmanı raporunu  yayınladı. SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, “Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı” raporu İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında açıklandı.

 

Enerji ve finans dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı  toplantının açılış konuşmasını SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Değer Saygın yaptı. Raporun hedefinin, Türkiye’de yenilenebilir enerji  ve enerji verimliliği yatırımlarına yönelik finansman ihtiyacının  değerlendirilmesiyle birlikte finansal kuruluşlar, yatırımcılar ve  kamuya yönelik öneriler geliştirmek olduğunu vurgulayan Saygın,  ‘Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunu hazırlarken finans  kuruluşları, enerji şirketleri, teknoloji tedarikçileri, danışmanlık  kuruluşları, sanayi kuruluşları, sektörel kuruluşlar ve kamu  kuruluşları başta olmak üzere 100’ün üzerinde paydaşla temas  ettiklerini belirtti.

 

Raporun 10 aylık bir çalışmanın ürünü olduğunu söyleyen Saygın,  “Geçmiş döneme bakıldığında Türkiye’de enerji dönüşümünde yıllık  ortalama 3 milyar 400 milyon dolar yatırım ve yaklaşık 2 milyar dolar  finansmanla önemli yol kat edildiğini görüyoruz. Önümüzdeki dönemde  dönüşen ve değişen ihtiyaçlara yönelik yeni adımlar atılmasıyla bu  sürecin ilerleyeceğini düşünüyoruz” diye konuştu.

 

Ardından söz alan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Kıdemli Enerji Analisti Yael Taranto ise rapora ilişkin olarak “Türkiye’nin yatırım  potansiyeli, yerel bankaların deneyimi ve enerji sektörünün  gelişkinliği, dünyada ise iklim taahhütlerindeki artışla birlikte  konjonktürel belirsizlikler aşıldığında enerji dönüşümü ihtiyaçları  için finansal kaynaklara ulaşılabileceği ortaya konuluyor” dedi.

 

Rapora göre, Türkiye’nin toplam enerji talebi 2002 - 2018  döneminde yüzde 90’ın üzerinde arttı. Talebi karşılamak üzere enerji  yatırımları artarken, beraberinde enerji ithalatı da yükseldi. Bununla  birlikte Haziran 2019 itibarıyla toplam kurulu elektrik üretim  kapasitesi 90,4 GW’a ulaştı. Yenilenebilir kaynaklar ise toplam kurulu  kapasitenin yaklaşık yarısını oluşturdu. Enerji verimliliğinin önemli  bir göstergesi olan birincil enerji yoğunluğu endeksinde ise diğer  ülkelere kıyasla daha yavaş gelişme gösterilirken, yıllık bazda  ortalama yüzde 1,65 oranında iyileşme sağlandı.

 

Çalışmaya göre, 2004-2018 döneminde enerji yatırımları  finansmanında en önemli kaynak yurtiçi ve yurtdışı finansal kuruluşlar  oldu. 2018 sonunda yurtiçi bankalardan enerji sektörüne sağlanan  finansman, gayri nakdi krediler dahil, 45 milyar 400 milyon dolara ulaştı. Yurtdışı finansal kuruluşlardan da doğrudan özel sektör enerji  yatırımlarına 12 milyar dolar düzeyinde kredi sağlandı.

 

Araştırmada, 2007-2018 döneminde enerji sektörünün toplam sabit  sermaye yatırımları içindeki payının yüzde 2,3 olduğu, bankacılık  kredileri içindeki payının ise yüzde 7’ye yaklaştığı belirtildi. Orta-uzun vadeli borçlar dikkate alındığında ise pay yüzde 10  civarında. Enerji sektörünün diğer sektörlere kıyasla borçlanma  olanaklarından daha fazla yararlanabilmesi ve orta-uzun vadeli kaynak  temin edebilmesi dikkat çekiyor. Enerji dönüşümü yatırımlarında  sağlanabilen yüzde 60-65 seviyesindeki borç oranının diğer enerji  yatırımlarına kıyasla daha yüksek seviyede olduğu görülüyor.

 

Raporda, 2030 yılına kadar Türkiye enerji sektörünün dönüşümünün  devamı için yıllık ortalama 5 milyar 300 milyon - 7 milyar dolarlık bir yatırım  ihtiyacı olduğu tahmin ediliyor. Bu yatırımın karşılanması için ise  yıllık ortalama 3 milyar 600 milyon – 4 milyar 500 milyon dolarlık finansman gerekeceği  hesaplandı. Söz konusu rakamlar geçmiş dönem ortalamalarının 1,5 - 2  kat üstünde. Önemli ölçüde artacak olan finansman gereksiniminin yüzde 70’inin geleneksel banka kredileriyle, yüzde 30’luk bölüm için ise  tahviller, girişim/risk sermayesi vb. alternatif yatırım araçlarıyla  karşılanabileceği hesaplanıyor.

 

Yatırımlar 2030’a kadar yenilenebilir enerjinin elektrik üretimi  içindeki payının yüzde 50’ye yükselmesini, ayrıca enerji  verimliliğinde ‘Ulusal Enerji Verimliliği Eylem Planı 2017-2023’  hedeflerine ulaşılarak 2030’a dek bu seviyenin muhafaza edilmesini  sağlayacak.

 

Enerji sektörü için yol haritası niteliği taşıyan rapor, kamu,  finans kuruluşları, yatırımcılar için başarılı finansman modellerinin  nasıl oluşturulacağı ortaya koyuyor.

 

Türkiye’nin enerji sektörünün dönüşümü için ihtiyaç duyulacak  yatırım ve finansmanın karşılanması için gereken eylem ve önlemler,  çalışma kapsamında yapılan paydaş görüşmeleri doğrultusunda birer  eylem alanı halinde ifade edildi. Raporda enerji dönüşümünün  finansmanını desteklemek üzere beş eylem alanı önerildi.

 

-Enerji dönüşümü perspektifinin ve piyasa mekanizmasının  güçlendirilmesi

-Finansman kaynaklarının çeşitlendirilmesi

-Enerji verimliliği finansmanının artırılması

-Yenilenebilir enerji finansman modellerinin geliştirilmesi

-Dağıtık yenilenebilir enerji sistemlerinin finansman modellerinin  geliştirilmesi

 

Türkiye’de Enerji Dönüşümünün Finansmanı’ raporunun açıklandığı  etkinlikte ayrıca ‘Enerji Dönüşümünün Finansmanını Destekleyici Eylem Alanları’ paneli düzenlendi.

 

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman’ın yönettiği oturumda enerji  dönüşümüne yönelik finansmanın sağlanması için neler yapılması  gerektiği ele alındı. Panelin konuşmacıları arasında Cahit Büyükbaş (Enerjisa Elektrik Üretim), Gülay Dinçel (Ekonomist / Kıdemli Danışman), Jülide Oğuz (KfW Ankara Bürosu), Onur Ünlü (ESCON Enerji)  ve Yiğit Emre Bilmiş (Garanti Bankası) yer aldı.

 

Hakman  “Enerjide karbonsuzlaşma, teknolojik ilerlemeler, ölçeklerin  küçülmesi, tasarrufun gelir kadar önem kazanması finansman için de  belirleyici oluyor. Tüm bu değişimlerin sektör paydaşlarıyla  koordinasyon halinde finansman yapılarına yansıtılması sürecin devamı  için önem taşıyor.”diye konuştu.

 

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazeteenerji.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.