GDAÜ PA Ekonomi, Alt Yapı ve Enerji Genel Komitesi Toplantısı Yapıldı

GÜNCEL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 18.06.2019 - 09:27, Güncelleme: 18.06.2019 - 10:58 2625+ kez okundu.
 

GDAÜ PA Ekonomi, Alt Yapı ve Enerji Genel Komitesi Toplantısı Yapıldı

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, “Bölgemizde enerji ticaretinin ve yatırımlarının artması için bölge ülkelerince gerekli çabanın gösterilmesi elzemdir." dedi.

Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Parlamenter Asamblesi (GDAÜ PA) Ekonomi, Alt Yapı ve Enerji Genel Komitesi, "Güneydoğu Avrupa Ülkelerinde Sürdürülebilir Kalkınmada Enerjinin Rolü" konusuyla, TBMM Tören Salonu'nda toplandı.   Açılış konuşmasını yapan GDAÜ PA Ekonomi, Altyapı ve Enerji Komitesi Başkanı, AK Parti Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak, bundan 23 yıl önce Türkiye'nin öncülüğünde hayata geçirilen Güneydoğu Avrupa İşbirliği sürecinin bölge için yol gösterici bir rehber olarak  faaliyetlerine başladığını belirterek, "O günden bugüne Ankara, Balkanlarda kalıcı barışın ve istikrarın sürdürülmesini bir dış  politika önceliği olarak sürdürdü, bundan sonra da sürdürmeye devam  edecektir. GDAÜ sürecinin etkinliği sadece ülkelerimizin ve bölgemizin  değil aynı zamanda Avrupa kıtasının huzuru için de son derece  önemlidir. Bu anlayışla GDAÜ'nün kurucularından olan Ankara, 2020, 2021 dönem başkanlığını üstlenme arzusunu resmen açıklamış  bulunmaktadır." diye konuştu.   Bakbak, GDAÜ PA'nın kurumsallaştırılması çalışmaları kapsamında  daimi bir sekretaryanın tesis edilmesi fikrini Türkiye'nin başından  itibaren memnuniyetle karşıladığını ve desteklediğini, GDAÜ PA'nın  daimi sekretaryasının tesisine yönelik sürecin, uzlaşı ilkesi  kapsamında yapıcı bir şekilde sonuçlandırılması için gayret  gösterdiklerini anlattı. Bakbak, "Bölgemiz ve dünyamız değişirken  parçası olduğumuz Balkan coğrafyasının da bu dönüşüme ayak uydurması  gerektiği inancındayız." dedi.    Toplantıda, sürdürülebilir kalkınmada enerjinin rolünü ele  alacaklarına işaret eden Bakbak, "Sürdürülebilir kalkınma, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını  karşılama ve olanaklarını ellerinden almadan bugünün ihtiyaçlarının  giderildiği bir süreçtir. Bugünü yaşarken yarına engel olmayacağımız  bir süreçtir. Kalkınmayı sürdürebilir kılmanın anahtarı, bizlerin  elindedir. Sürdürülebilir kalkınmayı, ekonomik ve sosyal yapı ile  çevre üzerine kurulmuş üç ayaklı bir denklem olarak yorumlayabiliriz. Sürdürülebilir kalkınmada başarı sağlamak istiyorsak, bu üç ayaklı  denklemde dengeyi korumak oldukça önemlidir. Bizler, çevre ile sosyo  ekonomik gelişimimiz arasındaki kurguyu iyi yapmazsak sadece bugünün  ihtiyaçlarının giderebilir yani günü kurtarabiliriz ancak gelecek  nesillerin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını tehlikeye atabiliriz.    Küresel ısınma, iklim değişiklikleri ve tükenen doğal kaynaklar  dünyamızı tehdit ederken, sürdürülebilir kalkınmada enerji önemli bir  rol oynamaktadır. Çünkü, sınırsız insan ihtiyaçlarının karşılanmasında  temel faktör haline gelen enerji, ısınma, aydınlatma ve ulaşım gibi  günlük hayatın vazgeçilmezleri arasında yer alıyor." dedi.   Çoğalan nüfus ve sanayileşme ile enerji ihtiyacının her geçen gün  arttığını vurgulayan Bakbak, bunun, kaynakların hızlı tükenmesi, gelir  dağılımının zarar görmesi, çevrenin bozulması ve ülkelerin enerji  bakımından dışa bağımlığı gibi sorunları da beraberinde getirdiğini  söyledi.    Enerji, devletlerin dış politikalarına da yön veren önemli bir  unsur olduğunu dile getiren Bakbak, enerji kaynaklarına sahip olmak,  enerji üretebilmek ve elde edilen enerjiyi pazara ulaştıracak taşıma  yollarını kontrol altında tutmanın ülkelerin ekonomik gücü ve  kalkınması için temel göstergeler olduğuna dikkati çekti.    Bakbak, "Türkiye, yenilenebilir enerji kaynakları açısından zengin bir  ülke olup, coğrafi konumu bu kaynakların etkin kullanımını mümkün  kılmaktadır. Örneğin, ülkemiz birçok ülkede bulunması mümkün olmayan  jeotermal enerji kaynağından dünya potansiyelinin yüzde 8 bölümüne  sahip durumdadır. Türkiye, yenilenebilir enerjide sahip olduğu bu  güçlü potansiyeli, hızlı yatırımlara dönüştürmektedir. Bunun bir  sonucu olarak ülkemiz geçtiğimiz yıllarda yenilenebilir enerji güç  artışında dünyada ilk dörtte yer almıştır. Ülkemiz elektrik üretim  kapasitesinin yaklaşık yarısı, yenilenebilir enerjiden gelmektedir. Ülkemiz enerji verimliliği çalışmaları da tüm hızıyla devam  etmektedir."dedi.    Enerji boru hatlarının Türkiye'den geçmesinin Türkiye'yi enerji  koridorlarının ana arteri konumuna taşıdığına işaret eden Bakbak, "Türkiye'nin, Rusya, Hazar Denizi ve İran Körfezi'nden petrol ve doğal  gazın taşınabildiği transit bir ülke olma potansiyeline sahip olması  ülkemizin, Avrupa Birliği nezdindeki stratejik önemini arttırmaktadır. Avrupa Birliğini Orta Doğu'ya bağlayan Türkiye, Akdeniz'de de önemli  bir aktör haline gelmiştir. Bizler yürüttüğümüz enerji politikası ile  yalnızca geçit olmak istemiyoruz. Enerji temin kaynaklarımızı  çeşitlendirmeyi, arz güvenliğini sağlamayı, kullanmak istediğimiz  enerji türünün maliyetini düşürmeyi, ihtiyacımızı giderirken  ekonomimizi güçlendirmeyi ve bulunduğumuz coğrafyaya fayda sağlamayı  da hedefliyoruz." diye konuştu.    Bakbak, Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatı, Türkiye ve Avrupa'nın  arz güvenliğine katkı sağlayan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı, Türkiye'nin en büyük yerleştirme projesi olan STAR Rafinerisi ile ilk  yerli sondaj gemisinin Akdeniz sularında petrol ve doğal gaz aramaya  başlamasının Türkiye'nin bu konuda lokomotif güç haline getiren  gelişmeler arasında olduğunu kaydetti.    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan da "Dünyamızda enerji, önemini her zaman korumakta, uluslararası  politikaları, jeopolitik gelişmeleri, bölgesel ve ulusal ekonomileri  etkilemektedir." dedi. Enerjinin üretiminde inovasyon ve teknolojinin son derece hızlı  bir şekilde gelişmekte olduğunu dile getiren Tancan, endüstriyel  gelişim ve özellikle üretimde dijitalleşme ve otomasyonla başlayan  endüstri 4.0 devrimi dikkate alındığında enerjiye olan ihtiyaç ve  enerjinin kullanım alanlarının arttığını söyledi.    Endüstriyel gelişimin hızlanmasının, enerji tedarikinin düzenli,  kesintisiz, hızlı, daha akıllı ve verimli bir şekilde yapılmasını  gerektirdiğini vurgulayan Tancan, elektrifikasyonun artmasının,  hayatımızda her alanın giderek otomatikleşmesi ve akıllı  teknolojilerin kullanımının artması ile enerji tedarikinin öneminin  her geçen gün daha da arttığını bildirdi.    Dünya çapındaki artan elektrik kullanımı nedeniyle, enerji tedarik  zincirine yapılan yatırımların da aynı oranda artması gerektiğinin  altını çizen Tancan, "Yatırımların artması için yatırıma elverişli  enerji piyasalarının ve serbest ticaretin tesis edilebilmesi ve bu  doğrultuda ülkeler arasında iş birliğinin desteklenmesi de büyük önem  taşımaktadır. Enerji sektöründe yapılacak yatırımlar ile model,  çevreye saygılı ve sürdürülebilir enerji alt yapılarının tesis  edilmesi ve desteklenmesi temel hedef olmalıdır. Enerji ticaretinin  artması için yeterli alt yapının tesis edilmiş olması, ülkeler  arasında yasal düzenlemelerin daha uyumlu hale getirilmesi  gerekmektedir." ifadelerini kullandı.    Enerji sektöründe arz güvenliğinin sağlanması ve rekabetçi,  çevreye saygılı sürdürülebilir enerji tedarikinin temini için gerekli  çabanın gösterilmesinin son derece önemli olduğunu ifade eden Tancan, "Ülkeler, kazan kazan prensibi ile enerjinin sağladığı iş birliği  fırsatlarından faydalanma yoluna gitmelidir." dedi. Türkiye'de enerji sektörü ile ilgili gelişmeler hakkında  katılımcıları bilgilendiren Tancan, son yıllarda Türkiye'de enerji  sektöründe oldukça önemli gelişmeler kaydedildiğini söyledi. Tancan,"Etkin düzenleme, sürdürülebilir bir enerji piyasası oluşturmanın  temel taşlarından birisidir. 2003 yılından beri elektrik ve doğalgaz  sektörlerimiz bağımsız düzenleme kurumumuz tarafından  düzenlenmektedir. Piyasalarımızın, liberal ortamda sürdürülebilir ve  rekabetçi bir şekilde işletilmesi yönünde çalışmalarımız devam  etmektedir. Bu çerçevede Türkiye, elektrik ve doğalgaz sektöründe  liberal, rekabetçi ve şeffaf piyasaların gelişimine yönelik  düzenleyici deneyimlerin paylaşılması konusunda bölge ülkeleri ile iş  birliğine hazırdır. Elektrik ticaretinde gün içi piyasasına  geçilmiştir."dedi.    Doğalgaz alt yapısının geliştirilmesi ve arz güvenliğinin  arttırılması kapsamında Türkiye'nin, güney gaz koridorunun bel kemiği  olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı'nın (TANAP) Haziran 2018'de  işletmeye açıldığını anımsatan Tancan, "TANAP ile Azerbaycan doğal  gazının Avrupa'ya iletimi temin edilecektir." şeklinde konuştu.    Tancan, Türkiye'nin gaz depolama tesislerine yatırım yapmaya devam  ettiğini, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji alanında da  çalışmaların yoğun bir şekilde sürdüğünü anlattı. Tancan, "Birbirimize  komşu olduğumuz Güneydoğu Avrupa Bölgesi'nin de enerjinin iş birliği  için oluşturduğu önemli fırsatlardan faydalanmamız önem arz  etmektedir. Bölgemizde enerji ticaretinin ve yatırımlarının artması  için bölge ülkelerince gerekli çabanın gösterilmesi elzemdir. Ülkelerimiz arasında enerji alanında ticaret ve yatırımların  artmasıyla arz güvenliğimiz desteklenecek ve ülkelerde istihdam da  artacaktır." değerlendirmesinde bulundu.    
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, “Bölgemizde enerji ticaretinin ve yatırımlarının artması için bölge ülkelerince gerekli çabanın gösterilmesi elzemdir." dedi.

Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci Parlamenter Asamblesi (GDAÜ PA) Ekonomi, Alt Yapı ve Enerji Genel Komitesi, "Güneydoğu Avrupa Ülkelerinde Sürdürülebilir Kalkınmada Enerjinin Rolü" konusuyla, TBMM Tören Salonu'nda toplandı.

 

Açılış konuşmasını yapan GDAÜ PA Ekonomi, Altyapı ve Enerji Komitesi Başkanı, AK Parti Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak, bundan 23 yıl önce Türkiye'nin öncülüğünde hayata geçirilen Güneydoğu Avrupa İşbirliği sürecinin bölge için yol gösterici bir rehber olarak  faaliyetlerine başladığını belirterek, "O günden bugüne Ankara, Balkanlarda kalıcı barışın ve istikrarın sürdürülmesini bir dış  politika önceliği olarak sürdürdü, bundan sonra da sürdürmeye devam  edecektir. GDAÜ sürecinin etkinliği sadece ülkelerimizin ve bölgemizin  değil aynı zamanda Avrupa kıtasının huzuru için de son derece  önemlidir. Bu anlayışla GDAÜ'nün kurucularından olan Ankara, 2020, 2021 dönem başkanlığını üstlenme arzusunu resmen açıklamış  bulunmaktadır." diye konuştu.

 

Bakbak, GDAÜ PA'nın kurumsallaştırılması çalışmaları kapsamında  daimi bir sekretaryanın tesis edilmesi fikrini Türkiye'nin başından  itibaren memnuniyetle karşıladığını ve desteklediğini, GDAÜ PA'nın  daimi sekretaryasının tesisine yönelik sürecin, uzlaşı ilkesi  kapsamında yapıcı bir şekilde sonuçlandırılması için gayret  gösterdiklerini anlattı. Bakbak, "Bölgemiz ve dünyamız değişirken  parçası olduğumuz Balkan coğrafyasının da bu dönüşüme ayak uydurması  gerektiği inancındayız." dedi. 

 

Toplantıda, sürdürülebilir kalkınmada enerjinin rolünü ele  alacaklarına işaret eden Bakbak, "Sürdürülebilir kalkınma, gelecek nesillerin ihtiyaçlarını  karşılama ve olanaklarını ellerinden almadan bugünün ihtiyaçlarının  giderildiği bir süreçtir. Bugünü yaşarken yarına engel olmayacağımız  bir süreçtir. Kalkınmayı sürdürebilir kılmanın anahtarı, bizlerin  elindedir. Sürdürülebilir kalkınmayı, ekonomik ve sosyal yapı ile  çevre üzerine kurulmuş üç ayaklı bir denklem olarak yorumlayabiliriz. Sürdürülebilir kalkınmada başarı sağlamak istiyorsak, bu üç ayaklı  denklemde dengeyi korumak oldukça önemlidir. Bizler, çevre ile sosyo  ekonomik gelişimimiz arasındaki kurguyu iyi yapmazsak sadece bugünün  ihtiyaçlarının giderebilir yani günü kurtarabiliriz ancak gelecek  nesillerin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını tehlikeye atabiliriz. 

 

Küresel ısınma, iklim değişiklikleri ve tükenen doğal kaynaklar  dünyamızı tehdit ederken, sürdürülebilir kalkınmada enerji önemli bir  rol oynamaktadır. Çünkü, sınırsız insan ihtiyaçlarının karşılanmasında  temel faktör haline gelen enerji, ısınma, aydınlatma ve ulaşım gibi  günlük hayatın vazgeçilmezleri arasında yer alıyor." dedi.

 

Çoğalan nüfus ve sanayileşme ile enerji ihtiyacının her geçen gün  arttığını vurgulayan Bakbak, bunun, kaynakların hızlı tükenmesi, gelir  dağılımının zarar görmesi, çevrenin bozulması ve ülkelerin enerji  bakımından dışa bağımlığı gibi sorunları da beraberinde getirdiğini  söyledi. 

 

Enerji, devletlerin dış politikalarına da yön veren önemli bir  unsur olduğunu dile getiren Bakbak, enerji kaynaklarına sahip olmak,  enerji üretebilmek ve elde edilen enerjiyi pazara ulaştıracak taşıma  yollarını kontrol altında tutmanın ülkelerin ekonomik gücü ve  kalkınması için temel göstergeler olduğuna dikkati çekti. 

 

Bakbak, "Türkiye, yenilenebilir enerji kaynakları açısından zengin bir  ülke olup, coğrafi konumu bu kaynakların etkin kullanımını mümkün  kılmaktadır. Örneğin, ülkemiz birçok ülkede bulunması mümkün olmayan  jeotermal enerji kaynağından dünya potansiyelinin yüzde 8 bölümüne  sahip durumdadır. Türkiye, yenilenebilir enerjide sahip olduğu bu  güçlü potansiyeli, hızlı yatırımlara dönüştürmektedir. Bunun bir  sonucu olarak ülkemiz geçtiğimiz yıllarda yenilenebilir enerji güç  artışında dünyada ilk dörtte yer almıştır. Ülkemiz elektrik üretim  kapasitesinin yaklaşık yarısı, yenilenebilir enerjiden gelmektedir. Ülkemiz enerji verimliliği çalışmaları da tüm hızıyla devam  etmektedir."dedi. 

 

Enerji boru hatlarının Türkiye'den geçmesinin Türkiye'yi enerji  koridorlarının ana arteri konumuna taşıdığına işaret eden Bakbak, "Türkiye'nin, Rusya, Hazar Denizi ve İran Körfezi'nden petrol ve doğal  gazın taşınabildiği transit bir ülke olma potansiyeline sahip olması  ülkemizin, Avrupa Birliği nezdindeki stratejik önemini arttırmaktadır. Avrupa Birliğini Orta Doğu'ya bağlayan Türkiye, Akdeniz'de de önemli  bir aktör haline gelmiştir. Bizler yürüttüğümüz enerji politikası ile  yalnızca geçit olmak istemiyoruz. Enerji temin kaynaklarımızı  çeşitlendirmeyi, arz güvenliğini sağlamayı, kullanmak istediğimiz  enerji türünün maliyetini düşürmeyi, ihtiyacımızı giderirken  ekonomimizi güçlendirmeyi ve bulunduğumuz coğrafyaya fayda sağlamayı  da hedefliyoruz." diye konuştu. 

 

Bakbak, Akkuyu Nükleer Güç Santrali inşaatı, Türkiye ve Avrupa'nın  arz güvenliğine katkı sağlayan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı, Türkiye'nin en büyük yerleştirme projesi olan STAR Rafinerisi ile ilk  yerli sondaj gemisinin Akdeniz sularında petrol ve doğal gaz aramaya  başlamasının Türkiye'nin bu konuda lokomotif güç haline getiren  gelişmeler arasında olduğunu kaydetti. 

 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan da "Dünyamızda enerji, önemini her zaman korumakta, uluslararası  politikaları, jeopolitik gelişmeleri, bölgesel ve ulusal ekonomileri  etkilemektedir." dedi. Enerjinin üretiminde inovasyon ve teknolojinin son derece hızlı  bir şekilde gelişmekte olduğunu dile getiren Tancan, endüstriyel  gelişim ve özellikle üretimde dijitalleşme ve otomasyonla başlayan  endüstri 4.0 devrimi dikkate alındığında enerjiye olan ihtiyaç ve  enerjinin kullanım alanlarının arttığını söyledi. 

 

Endüstriyel gelişimin hızlanmasının, enerji tedarikinin düzenli,  kesintisiz, hızlı, daha akıllı ve verimli bir şekilde yapılmasını  gerektirdiğini vurgulayan Tancan, elektrifikasyonun artmasının,  hayatımızda her alanın giderek otomatikleşmesi ve akıllı  teknolojilerin kullanımının artması ile enerji tedarikinin öneminin  her geçen gün daha da arttığını bildirdi. 

 

Dünya çapındaki artan elektrik kullanımı nedeniyle, enerji tedarik  zincirine yapılan yatırımların da aynı oranda artması gerektiğinin  altını çizen Tancan, "Yatırımların artması için yatırıma elverişli  enerji piyasalarının ve serbest ticaretin tesis edilebilmesi ve bu  doğrultuda ülkeler arasında iş birliğinin desteklenmesi de büyük önem  taşımaktadır. Enerji sektöründe yapılacak yatırımlar ile model,  çevreye saygılı ve sürdürülebilir enerji alt yapılarının tesis  edilmesi ve desteklenmesi temel hedef olmalıdır. Enerji ticaretinin  artması için yeterli alt yapının tesis edilmiş olması, ülkeler  arasında yasal düzenlemelerin daha uyumlu hale getirilmesi  gerekmektedir." ifadelerini kullandı. 

 

Enerji sektöründe arz güvenliğinin sağlanması ve rekabetçi,  çevreye saygılı sürdürülebilir enerji tedarikinin temini için gerekli  çabanın gösterilmesinin son derece önemli olduğunu ifade eden Tancan, "Ülkeler, kazan kazan prensibi ile enerjinin sağladığı iş birliği  fırsatlarından faydalanma yoluna gitmelidir." dedi. Türkiye'de enerji sektörü ile ilgili gelişmeler hakkında  katılımcıları bilgilendiren Tancan, son yıllarda Türkiye'de enerji  sektöründe oldukça önemli gelişmeler kaydedildiğini söyledi. Tancan,"Etkin düzenleme, sürdürülebilir bir enerji piyasası oluşturmanın  temel taşlarından birisidir. 2003 yılından beri elektrik ve doğalgaz  sektörlerimiz bağımsız düzenleme kurumumuz tarafından  düzenlenmektedir. Piyasalarımızın, liberal ortamda sürdürülebilir ve  rekabetçi bir şekilde işletilmesi yönünde çalışmalarımız devam  etmektedir. Bu çerçevede Türkiye, elektrik ve doğalgaz sektöründe  liberal, rekabetçi ve şeffaf piyasaların gelişimine yönelik  düzenleyici deneyimlerin paylaşılması konusunda bölge ülkeleri ile iş  birliğine hazırdır. Elektrik ticaretinde gün içi piyasasına  geçilmiştir."dedi. 

 

Doğalgaz alt yapısının geliştirilmesi ve arz güvenliğinin  arttırılması kapsamında Türkiye'nin, güney gaz koridorunun bel kemiği  olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı'nın (TANAP) Haziran 2018'de  işletmeye açıldığını anımsatan Tancan, "TANAP ile Azerbaycan doğal  gazının Avrupa'ya iletimi temin edilecektir." şeklinde konuştu. 

 

Tancan, Türkiye'nin gaz depolama tesislerine yatırım yapmaya devam  ettiğini, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji alanında da  çalışmaların yoğun bir şekilde sürdüğünü anlattı. Tancan, "Birbirimize  komşu olduğumuz Güneydoğu Avrupa Bölgesi'nin de enerjinin iş birliği  için oluşturduğu önemli fırsatlardan faydalanmamız önem arz  etmektedir. Bölgemizde enerji ticaretinin ve yatırımlarının artması  için bölge ülkelerince gerekli çabanın gösterilmesi elzemdir. Ülkelerimiz arasında enerji alanında ticaret ve yatırımların  artmasıyla arz güvenliğimiz desteklenecek ve ülkelerde istihdam da  artacaktır." değerlendirmesinde bulundu.  

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazeteenerji.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.