Çalışma Hayatında Mesleki Yeterlilik Çalıştayı Ankara'da Gerçekleştirildi

Türkiye’de enerji ve kaynak alanında ilk kez MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi almaya hak kazanan kadın belgeli çalışanlara ve 100.000 MYK Mesleki Yeterlilik Belgesi sahibini bulduğu Çalışma Hayatında Mesleki Yeterlilik Çalıştayı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Ankara Milletvekili Emrullah İşler, TOBB Başkan Vekili Ender Yorgancılar, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, TÜRK-İŞ Mali Genel Sekreteri Ramazan Ağar, TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, ASO Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Özdebir ile kamu ve  sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri ve MYK tarafından yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarının katılımlarıyla 23-24 Mayıs 2017 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirildi. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı Adem Ceylan, MYK olarak temel amacının çalışma hayatına mesleki yeterliliği olan nitelikli işgücünün kazandırılması olduğunu söyledi. Eğitimin istihdamla uyumunu güvence altına alarak nitelikli insan kaynağının oluşmasına öncülük eden, uluslararası ölçekte tanınan, etkin ve saygın bir kurum olmak vizyonuyla çalışmalarını sürdürdüklerini açıklayan Ceylan, “Mesleki yeterlilik standartlarına uyulması durumunda ülkemizde verilen tüm mesleki ve teknik eğitim faaliyetleri sonucunda bu programları tamamlayan diplomalı ve belgeli kişiler çalışma hayatının talep ettiği mesleki yeterliliğe sahip olacaklar, böylece eğitim ve istihdam arasındaki bağ güçlenmiş olacaktır” dedi. Çalıştayda konuşma yapan ASO Başkanı Sayın Nurettin Özdebir ise Ankara Sanayi Odası olarak iki yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşu ile nitelikli işgücünün belgelendirilmesine destek verdiklerini ifade etti. Türk-İş Mali Genel Sekreteri Ramazan Ağar da mesleki yeterlilik belgelerinin iş güvenliği konusunda faydalı olduğunu belirterek, özellikle belgeli personel çalıştırılmasıyla inşaat sektöründe yaşanan ölümlü kazaların önleneceğine inandıklarını dile getirdi. Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan da konfederasyon olarak MYK'nın kuruluşuna her aşamasında katkı verdiklerini, bundan sonra da kurumun misyonunun daha ileriye taşınması noktasındaki çalışmaları destekleyeceklerini belirtmiştir. Hak-İş olarak, sınav ve belgelendirme merkezinin çalışmaları hakkında da bilgi veren Arslan, MYK’nın misyonunu güçlendirecek yeni adımlara ihtiyaç olduğunu ve çalıştayın bu konuda katkı sağlayacağına inandığını söyledi.     İşverenler adına söz alan TOBB Başkan Yardımcısı Ender Yorgancılar da mesleki yeterlilik konusunda ellerini taşın altına koyduklarını ifade ederek, iş sağlığı ve güvenliği konusunda da bir seferberlik başlatıldığını ve bunu sonuna kadar desteklediklerini belirtti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu ise nitelikli eleman konusunda açığın hızla kapatılması gerektiğinin önemini vurgulayarak "Her işi yaparım" döneminin iş kazalarını da beraberinde getirdiğini aktararak, "Bugün, 2002 yılına göre, yüz binde 16 küsur olan ölümlü iş kazalarını 9,9'lara çekmiş olmamız bir başarıdır. Aynı zamanda bir ayıptır yani dünya rakamları bunu yüz binde 2-3'lere çektiyse en kısa zamanda biz de, 13 Mayıs'ta iş sağlığı ve güvenliğinde 'hedef sıfır' sloganıyla çıktığımız yolculukta yine ciddi bir mantalite değişimini hep beraber yaşamalıyız. Bu anlamdaki duyarlılığımızı her geçen gün yükseltmemiz lazım" diye konuştu. Bakan Müezzinoğlu, iş kazalarının minimize edilmesi, yasal düzenlemeler ve kültürel dönüşümle şekillendirilmesi gerektiğini belirterek, 2017 yılı ocak-mayıs itibarıyla iş kazalarında kaybettiğimiz kişi sayısının 404 olduğunu ve herkesin kendisine duyduğu saygıyı, ailesine ve evlatlarına verdiği değeri çalışanına vermediği sürece saygın, güçlü, yarınlarda büyük hedefleri olan bir işveren olunamayacağını da vurguladı. Bakan Mehmet Müezzinoğlu, “orta gelir ve orta demokrasi tuzağı” söylemini işaret ederek, “Türkiye, asla orta gelir tuzağına düşmeyecek. Bu, bir. İkincisi; Türkiye, asla orta demokrasi tuzağına düşmeyecek veya hızla orta gelir tuzağından çıkacak. Hızla, orta demokrasi tuzağına düşmeden çıkacak. Bu iki cümlenin hakkını, hukukunu ne kadar içselleştirirsek diğer konular, çorap söküğü gibi peşinden sağlıklı şekilde gelecektir. Sabit ayağımızı bu mantalite üzerinde kurarsak, inanıyorum ki Türkiye, o vizyonu hızla yakalayacak ve muasır medeniyet seviyesinin üzerindeki hedefe hızla yürüyecektir. Bunu başaramadığımız sürece geçtiğimiz dönemlerin eski Türkiye'sinin alt yapısına kaynak oluştururuz” şeklinde konuştu.