İthal Kömürlü Termik Santrallerde Yüzde 10 Yerli Kömür Kullanılacak

GÜNCEL (İHA) - İhlas Haber Ajansı | 25.05.2019 - 20:12, Güncelleme: 25.05.2019 - 20:12 3020+ kez okundu.
 

İthal Kömürlü Termik Santrallerde Yüzde 10 Yerli Kömür Kullanılacak

Termik Santral ile Elektrik Üreticisi Sanayici ve İşadamları Derneği (TERSANED) ve Kömür Üreticileri Derneği (KÖMÜRDER) arasında Yerli Kömür Kullanımı Niyet Protokolü imzalandı.

KÖMÜRDER ile TERSANED Yerli Kömür Kullanımı Niyet Protokolü imza töreninde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, çok boyutlu, kaynak çeşitliliğini temel alan ve enerjide bağımsızlığı ilke edinen Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında bugüne kadar birçok önemli adım atıldığını belirterek, hidrokarbon aramacılığından nükleer enerjiye, yenilenebilir kaynakların kullanımından madenciliğe kadar her alanda projelerin birbirini takip ettiğini ifade etti. Dönmez, tamamlanan veya başlatılan projelerin sadece yurt içinde değil yurt dışında da oldukça ses getirdiğini ifade ederek, "Burada madenlerimize ve özelde de yerli kömür üretimine her zaman ayrı bir önem gösterdik. Bildiğiniz üzere “daha çok yerli, daha çok yenilenebilir” diyerek yerli kömür atağımızı başlatmıştık. Hem devlet eliyle hem de özel sektör marifetiyle hamlelerimizi güçlendirerek sürdürüyoruz." diye konuştu. KÖMÜRDER ve TERSANED arasında imzalanan protokolle kömür ithalatının azaltılması yönünde önemli bir adım daha atılacağının altını çizen Dönmez, “Bugün termik santrallerde kullanılmak üzere yaklaşık 23 milyon ton kömür ithal ediyoruz. İmzalanacak protokolle birlikte, ithal kömürün ilk aşamada yüzde 10’luk bölümünü yerli kömürle ikame edeceğiz. Sonrasında bu rakam artarak devam edecek. Böylece 4,6 milyon ton yerli ikameyle 414 milyon dolar ülke içerisinde kalacak ve cari açığın kapanmasına hatırı sayılır bir miktarda katkı yapmış olacağız. Sadece bu protokolü takiben yapılacak yerli kömür üretimiyle dahi; yaklaşık 12,5 milyar kWh’lık elektriği yerli kaynaklardan elde edeceğiz. Yani Ankara’nın bir yıllık elektrik tüketimi kadar bir üretimi yapacağımız bu protokol sayesinde karşılamış olacağız. Öz kaynaklarımızdan yapılacak bu elektrik üretimiyle enerjide dışa bağımlılığımız daha da azalacak. Böylece, “Bağımsız Enerji, Güçlü Türkiye” hedefimize daha da yaklaşmış olacağız” şeklinde konuştu. Dönmez, “protokolle yerli kaynaklarımızın enerji üretimindeki ağırlığını artırırken, aynı zamanda doğrudan ve dolaylı birçok istihdam alanı da yatırımcılar tarafından oluşturulacak. Bakanlık olarak yerli kömür üretiminin teşviki için sadece kanuni düzenlemeler yapmıyoruz. Ayrıca bu gibi protokollerle de ithal kömür ve yerli kömürle üretim yapan tarafları bir araya getirerek sektördeki iş birliğinin de artmasına katkıda bulunuyoruz. İmzalanan protokolde bu hususla ilgili özel bir madde de koyduk. Protokolün işleyişini takip etmek amacıyla tarafların ve Bakanlığın temsilcilerinin katılacağı bir komite kurulacak. Kamu ve özel sektörde görevli ihtisas sahibi uzmanların yer alacağı komite, protokolün uygulamaya geçişini takip edecek ve raporlayarak bizlere sunacak. Ülkemizde üretimin her geçen gün arttığı, ithalatın azalıp ihracatın rekor kırdığı bir dönemi yaşıyoruz. Üreten ve üreterek büyüyen Türkiye yolunda, sanayiden tarıma, yazılımdan turizme kadar her alanda enerji ihtiyacımız da aynı oranda artıyor. Bu ihtiyacı yerli kaynaklarımızı azami ölçüde kullanarak karşılayacağız. Aynı zamanda enerji teknolojilerine yaptığımız yatırımlarla da bu alandaki dijital ve teknolojik değişime de öncülük ediyoruz. Ham maddeden uç ürüne kadar tüm üretim süreçlerini yerli kaynaklar ve yerli imkânlarla sağlayarak bu alanda yeni bir başarı hikâyesi yazacağız. Öz kaynaklarımızı insanımızın emeğiyle, alın teriyle birleştirerek, Türkiye’yi birlikte aydınlatacağız. İnsanımızın emeği, azmi ve çalışmalarıyla ulaşamayacağımız hiçbir hedef yok. Yeter ki inanalım. Yeter ki her şart ve koşulda bir ve beraber olalım”. şeklinde ifade etti. Madenlerde rezerv ve üretim artışı için "Maden Bölgesi" uygulamasının hayata geçirildiğini belirten Dönmez "Maden Bölgesi ile yatırımcılar daha geniş bir alanda faaliyet gösterecek. Böylece karlılığı artıracak, rezervlerini daha etkin ve verimli bir şekilde işletecek. Diğer yandan 2017'de kurduğumuz Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonunun (UMREK), CRIRSCO’ya üyeliğini tamamladık ve UMREK kodumuzu aldık. Böylece maden sahalarımızda yapılan arama ve işletme faaliyetlerine ait sondaj, analiz, test ve her türlü çalışma verisi artık uluslararası standartlarda ve tüm dünyada geçerli UMREK kodu ile raporlanacak. Bütün gayretimiz Türkiye’yi ham madde üretip satan bir ülke olmaktan çıkarıp, ileri teknoloji ile dünya pazarlarında katma değeri yüksek son ürünlerde söz sahibi bir ülke konumuna getirmektir.”dedi.
Termik Santral ile Elektrik Üreticisi Sanayici ve İşadamları Derneği (TERSANED) ve Kömür Üreticileri Derneği (KÖMÜRDER) arasında Yerli Kömür Kullanımı Niyet Protokolü imzalandı.

KÖMÜRDER ile TERSANED Yerli Kömür Kullanımı Niyet Protokolü imza töreninde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, çok boyutlu, kaynak çeşitliliğini temel alan ve enerjide bağımsızlığı ilke edinen Milli Enerji ve Maden Politikası kapsamında bugüne kadar birçok önemli adım atıldığını belirterek, hidrokarbon aramacılığından nükleer enerjiye, yenilenebilir kaynakların kullanımından madenciliğe kadar her alanda projelerin birbirini takip ettiğini ifade etti.

Dönmez, tamamlanan veya başlatılan projelerin sadece yurt içinde değil yurt dışında da oldukça ses getirdiğini ifade ederek, "Burada madenlerimize ve özelde de yerli kömür üretimine her zaman ayrı bir önem gösterdik. Bildiğiniz üzere “daha çok yerli, daha çok yenilenebilir” diyerek yerli kömür atağımızı başlatmıştık. Hem devlet eliyle hem de özel sektör marifetiyle hamlelerimizi güçlendirerek sürdürüyoruz." diye konuştu.

KÖMÜRDER ve TERSANED arasında imzalanan protokolle kömür ithalatının azaltılması yönünde önemli bir adım daha atılacağının altını çizen Dönmez, “Bugün termik santrallerde kullanılmak üzere yaklaşık 23 milyon ton kömür ithal ediyoruz. İmzalanacak protokolle birlikte, ithal kömürün ilk aşamada yüzde 10’luk bölümünü yerli kömürle ikame edeceğiz. Sonrasında bu rakam artarak devam edecek. Böylece 4,6 milyon ton yerli ikameyle 414 milyon dolar ülke içerisinde kalacak ve cari açığın kapanmasına hatırı sayılır bir miktarda katkı yapmış olacağız. Sadece bu protokolü takiben yapılacak yerli kömür üretimiyle dahi; yaklaşık 12,5 milyar kWh’lık elektriği yerli kaynaklardan elde edeceğiz. Yani Ankara’nın bir yıllık elektrik tüketimi kadar bir üretimi yapacağımız bu protokol sayesinde karşılamış olacağız. Öz kaynaklarımızdan yapılacak bu elektrik üretimiyle enerjide dışa bağımlılığımız daha da azalacak. Böylece, “Bağımsız Enerji, Güçlü Türkiye” hedefimize daha da yaklaşmış olacağız” şeklinde konuştu.

Dönmez, “protokolle yerli kaynaklarımızın enerji üretimindeki ağırlığını artırırken, aynı zamanda doğrudan ve dolaylı birçok istihdam alanı da yatırımcılar tarafından oluşturulacak. Bakanlık olarak yerli kömür üretiminin teşviki için sadece kanuni düzenlemeler yapmıyoruz. Ayrıca bu gibi protokollerle de ithal kömür ve yerli kömürle üretim yapan tarafları bir araya getirerek sektördeki iş birliğinin de artmasına katkıda bulunuyoruz. İmzalanan protokolde bu hususla ilgili özel bir madde de koyduk. Protokolün işleyişini takip etmek amacıyla tarafların ve Bakanlığın temsilcilerinin katılacağı bir komite kurulacak. Kamu ve özel sektörde görevli ihtisas sahibi uzmanların yer alacağı komite, protokolün uygulamaya geçişini takip edecek ve raporlayarak bizlere sunacak. Ülkemizde üretimin her geçen gün arttığı, ithalatın azalıp ihracatın rekor kırdığı bir dönemi yaşıyoruz. Üreten ve üreterek büyüyen Türkiye yolunda, sanayiden tarıma, yazılımdan turizme kadar her alanda enerji ihtiyacımız da aynı oranda artıyor. Bu ihtiyacı yerli kaynaklarımızı azami ölçüde kullanarak karşılayacağız. Aynı zamanda enerji teknolojilerine yaptığımız yatırımlarla da bu alandaki dijital ve teknolojik değişime de öncülük ediyoruz. Ham maddeden uç ürüne kadar tüm üretim süreçlerini yerli kaynaklar ve yerli imkânlarla sağlayarak bu alanda yeni bir başarı hikâyesi yazacağız. Öz kaynaklarımızı insanımızın emeğiyle, alın teriyle birleştirerek, Türkiye’yi birlikte aydınlatacağız. İnsanımızın emeği, azmi ve çalışmalarıyla ulaşamayacağımız hiçbir hedef yok. Yeter ki inanalım. Yeter ki her şart ve koşulda bir ve beraber olalım”. şeklinde ifade etti.

Madenlerde rezerv ve üretim artışı için "Maden Bölgesi" uygulamasının hayata geçirildiğini belirten Dönmez "Maden Bölgesi ile yatırımcılar daha geniş bir alanda faaliyet gösterecek. Böylece karlılığı artıracak, rezervlerini daha etkin ve verimli bir şekilde işletecek. Diğer yandan 2017'de kurduğumuz Ulusal Maden Kaynak ve Rezerv Raporlama Komisyonunun (UMREK), CRIRSCO’ya üyeliğini tamamladık ve UMREK kodumuzu aldık. Böylece maden sahalarımızda yapılan arama ve işletme faaliyetlerine ait sondaj, analiz, test ve her türlü çalışma verisi artık uluslararası standartlarda ve tüm dünyada geçerli UMREK kodu ile raporlanacak. Bütün gayretimiz Türkiye’yi ham madde üretip satan bir ülke olmaktan çıkarıp, ileri teknoloji ile dünya pazarlarında katma değeri yüksek son ürünlerde söz sahibi bir ülke konumuna getirmektir.”dedi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazeteenerji.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.